Yavaş şehire Tarkan desteği
Dünyadaki yavaş şehirlerin belediye başkanları 7 Haziran’da Seferihisar’da. Öncesinde ise Tarkan konseri ile Doğa Okulu açılacak. Tarkan, Başkan Soyer’e destek için para almadığı gibi masrafını da kendisi karşılayacak.
Tezgahlar birbirinden lezzetli reçeller, börekler, sarmalarla dolu. Hepsi ev yapımı. Tezgahların arkasında ise genç, yaşlı onlarca kadın. Bu pazarda satış yapabilmenin tek koşulu var, sadece el emeğiyle üretilen ürünler satılacak.
Türkiye’nin ilk “cittaslow” yani “yavaş şehrinde” bir cumartesi pazarı bu. Pazarın mimarı Belediye Başkanı Tunç Soyer. Başkan olduğu ilk günden itibaren farklı bir “yerel kalkınma modeliyle” gündeme gelen Soyer, yavaş şehir belediye başkanlarını da ağırlamaya hazırlanıyor. Tarkan’ın desteğiyle ilk Doğa Okulu’nu açacak olan Soyerle, geleceğin köyleri hareketinden, kooperatifleşme atağına kadar heyecan verici projelerini konuştuk:
Seferihisar’ın turizmdeki yeri ne? Kaç yatak var? 20 yıl önce ilk turistik yataklar kurulmuş. 5 yıl öncesine kadar 1000 yatak civarındaydı. 2 sene içinde bu 6000’e çıkacak. 3 büyük yatırım var. Bunlardan birini Kazaklar yapıyor. Son derece lüks bir tesis. Ancak bizim asıl tercihimiz daha çok yatırım değil, küçük ölçekli turizmi büyütmek. Butik oteller, pansiyon gibi.
Son yıllarda bir Alaçatı örneği ortaya çıktı. Seferihisar yeni Alaçatı mı olacak? Seferihisar’ın asla Alaçatı olmasını istemiyoruz. Biz turizmi içinde yaşayanlarla birlikte geliştirmekten yanayız. Bir projemiz de var. Sığacık Kaleiçi’nde 284 ev var, bu evler satılmasın istiyoruz. Fiyatlar çok hızlı artıyor. Bulduğumuz çözüm evlerinden para kazanmalarını sağlamak. Her evin bir odasını turizme açmasını istiyoruz. Belediye olarak biz pazarlayacağız ve 284 odalı bir tatil köyü yaratacağız.
Neden böyle bir proje tercih ediyorsunuz? Kültürüyle yaşayan bir tatil köyü yaratmak önemli. Gelen turist meyhanesinde kafa çekecek, kahvehanesinde oturacak, evin ahalisiyle kahvaltı edecek, yemek yiyecek. Yani hem kültürünü tanıyacak hem de para kazandıracak. Seferihisar’ı ancak böyle koruyabiliriz.
Belediyenin pansiyonculuk yapması mümkün mü peki? Belediyenin aslında önemli görevi bu olmalı. Mevzuatta da engel yok. Bizim öyle bir ezberimiz var ki belediye çöp toplar, parke taş döşer, oyun parkı koyar. Ancak insanlar bunu beklemiyor ki. Yaşam kalitesini yükseltecek belediye hizmeti bekliyor.
Geleceğin köyleri diye bir hareket başlattınız. Nedir amacınız? Türkiye için bu büyük bir travma ve kimse farkında değil. 16.082 köy kapanıyor. Bir kere demokrasiyi yok ediyorsunuz. İkincisi köyle olan tüm bağı kopartıyorsunuz. Köy yumurtası, köy sofrası gibi. Köy köktür, tohumdur ama gelecektir.
Neden böyle bir karar alındı sizce? Ben de çok araştırdım. Daha çok hizmet götürmek istiyoruz dediler. Hiçbir rasyonel açıklamasını duymadım. Bizim hareketimiz 9 köyle başladı, bugün 1030 olduk. Artacağız. Köylerin kapatılmasını engelleyeceğiz ama sadece bununla kalmayacağız. Köylerin sürdürülebilirliğini sağlayacak mekanizmalar kurmak zorundayız. O da üretici birliklerinden ve kooperatiflerden geçiyor.
Bunun için mi kurdunuz Mandalina Üretici Birliğini? Tam da bunun için yaptık. Tek başına üreticinin ayakta kalması mümkün değil bu sistemde. Hollanda dünyanın en büyük kesme çiçek üreticisidir. Kim yapıyor tek bir kooperatif.
Belediyeye yük getirmiyor mu? Biliyorsunuz birliklere kara delik adı verilmişti… Sadece mesaimizi harcıyoruz. Belediye devreye girince kurumsal kimliğiyle istismar edilmesi daha zorlaşıyor. Şimdi Zeytin Üretici Birliğini kurduk. Ardından Enginar Üreticileri ve Üzüm Üreticileri Birliği’ni kuruyoruz. Bir de Özgür Keçi Üreticileri Birliği’ni kuruyoruz. Keçi sütü ürünlerini işleyip, marka yapacağız
Bu çalışmalarınızda herhangi bir engelle karşılaşıyor musunuz? Hapse düşme korkunuz yok mu? Her yerden her şekilde engel çıkıyor da ben engelleri konuşmayı sevmiyorum. Umurumda da değil. Yarın sabah gelip götürürler, her şey olabilir ama umurumda da değil.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday mısınız? Ben o mekanizmanın yollarını bilmiyorum. Hırsım da yok. Ancak, eğer İzmir’de görev verilirse İzmir’i uçuracak birçok şey yapmak mümkün.
Jale ÖZGENTÜRK
radikal.com.tr