belfü
04-07-08, 10:53
4 Temmuza çok az kaldı. Hemen hemen 1,5 – 2 ay diyelim. Işıl ışıl olacak sahil . Öğle saatlerinde başlayacak konserler eğlenceler. Etrafta pamuk şekerciler , macuncular , baloncular, çoluk çocuk , genç yaşlı , dost , sevgili herkes dolacak sahile. Peki bu yaz kim gelecek bize assolist ?
Hadi bunu konuşalım şimdi. Kim gelecek acaba? Şimdiden fısıltı gazeteleri,asparagaslar yayılmaya başladı bile. Kimi Tarkan gelecek diyor , Kimi öykü berk. Hangisi doğru , hangisi yanlış? Yada her ikisi de yanlış mı? Bence Tarkan gelmez buralara . Önceden yaşamış olduğu acı bir gereksinimden olsa gerek. Yapılan doğru muydu diye sorarsanız ? Bence yanlıştı. Bizler nedense aramızda yanlış bir yaşam tarzı olan insana hep şiddetle yaklaşıyoruz. Oysaki bunun yerine alıp doğrusunu anlatsak onu da şevketsek güzel şeylere olmaz. Her ne olursa olsun herkesin kendi hayatı kendi yaşam tarzı. Ama görüyorum da zamanında Tarkan ‘ ı giyim kuşam ve yaşam tarzıyla kınayan Karamürsel şimdi pantolonu kalçasının altında olan , yüzü gözü küpeli , yırtık pırtık tişörtlü , elinde bira şişeriyle akşam saatlerinde sahilin karanlık banklarında oturan bir gençliğe mahkum. Yoksa Tarkan‘ın ahı mı tuttu . Bu gençleri de dışlamayalım sakın. Bari onları bağrımıza basıp doğruyu gösterip öğretelim ki onları da koparmayalım içimizden.
Ne olursa olsun biz Tarkan‘ı burada içimizde görmek istiyoruz. Sizlerin de böyle düşündüğüne eminim. Karamürsel’imiz için de güzel bir sesleniş olur diye düşünüyorum. İstanbullular'ın bir adım ötesindeki bu cenneti daha yakından bilmeleri gerekir bence. Hatta İstanbul değil tüm Türkiye‘nin ya da Tüm Dünya’nın. “Biraz fazla uçtun.” diyorsunuzdur şimdi bana ama demeyin ! Neden olmasın ? Güzel insanların yaşadığı güzel bir sahil burası. Körfezimiz koca bir inci kolye gibi ve Karamürsel de bu kolyedeki incilerden bir tanesi.
Kübra Karacan http://karamurselhaber.com
Hadi bunu konuşalım şimdi. Kim gelecek acaba? Şimdiden fısıltı gazeteleri,asparagaslar yayılmaya başladı bile. Kimi Tarkan gelecek diyor , Kimi öykü berk. Hangisi doğru , hangisi yanlış? Yada her ikisi de yanlış mı? Bence Tarkan gelmez buralara . Önceden yaşamış olduğu acı bir gereksinimden olsa gerek. Yapılan doğru muydu diye sorarsanız ? Bence yanlıştı. Bizler nedense aramızda yanlış bir yaşam tarzı olan insana hep şiddetle yaklaşıyoruz. Oysaki bunun yerine alıp doğrusunu anlatsak onu da şevketsek güzel şeylere olmaz. Her ne olursa olsun herkesin kendi hayatı kendi yaşam tarzı. Ama görüyorum da zamanında Tarkan ‘ ı giyim kuşam ve yaşam tarzıyla kınayan Karamürsel şimdi pantolonu kalçasının altında olan , yüzü gözü küpeli , yırtık pırtık tişörtlü , elinde bira şişeriyle akşam saatlerinde sahilin karanlık banklarında oturan bir gençliğe mahkum. Yoksa Tarkan‘ın ahı mı tuttu . Bu gençleri de dışlamayalım sakın. Bari onları bağrımıza basıp doğruyu gösterip öğretelim ki onları da koparmayalım içimizden.
Ne olursa olsun biz Tarkan‘ı burada içimizde görmek istiyoruz. Sizlerin de böyle düşündüğüne eminim. Karamürsel’imiz için de güzel bir sesleniş olur diye düşünüyorum. İstanbullular'ın bir adım ötesindeki bu cenneti daha yakından bilmeleri gerekir bence. Hatta İstanbul değil tüm Türkiye‘nin ya da Tüm Dünya’nın. “Biraz fazla uçtun.” diyorsunuzdur şimdi bana ama demeyin ! Neden olmasın ? Güzel insanların yaşadığı güzel bir sahil burası. Körfezimiz koca bir inci kolye gibi ve Karamürsel de bu kolyedeki incilerden bir tanesi.
Kübra Karacan http://karamurselhaber.com